Kişiler ve kurumlar arasındaki anlaşmaların kriptografik imza ve şifre yöntemleriyle korunarak halka açık bir biçimde kaydedildiği dağıtık hesap defteri Blokzincir olarak isimlendirilirken; bu sistemin yürümesini sağlayan teknolojiye “Blokzincir Teknolojisi” adı verilir.
Böyle bir sistemin kullanılmasının başlıca amacı; dijital dünyada yaratılacak sahte paralara, kaçakçılığa engel olabilmek ve herkese açık tutularak anlaşmalardaki ihlali her an tespit edebilmektir. “Kriptografi” olarak adlandırılan şifreleme sistemiyle yapılan her işlemin verisinin kendine özel bir kodu olur ve bu kod merkeziyetsiz, son teknoloji bilgisayarlardan oluşmuş bir blok ağı içerisinde dağıtılır. Yapılan işlemlere, mesela A kişisinin B kişisinden borç alması gibi, sistem içerisindeki herkes erişebilir. A ve B kişilerinin kriptografik, kopyalanması imkansıza yakın, imzalarıyla da işlem onaydan geçer.
Kriptografik imza sayesinde, kredi kartı şifresi gibi kırılma olasılığı matematiksel olarak 10.000’de 1 olan; fakat iyi gelişmiş bir bilgisayarla rahatça kırılabilecek kodların gizliliği ve güvenliği sağlanmıştır. Bu sistemde kullanılan iki anahtar, açık ve gizli anahtarlar, işlemin size ait olup olmadığını onaylar. İşlemin sonunda şayet sonuç “1” ise imzanın size ait olduğu ve işlemin gerçekleştiği süreçte hiçbir dış etkene maruz kalmadığı anlaşılır; kısaca işlem başarılıdır. “0” sonucu alınan bir işlemde ise itiraz vardır: Ya imza size ait değildir ya da işlem dışarıdan müdahaleye uğramıştır; dolayısıyla başarısızdır.
Basitçe hayal edildiği zaman, hesap defteri olarak adlandırılan bu herkesin erişim sağlayarak verileri kontrol edebildiği Blokzincir ağında; yapılan işlemin sahiplerinin kriptografik imzaları, kriptografik şifreleme sistemiyle birlikte bilgiler kodlanır. Sıradaki işlemde ise bu bilgileri kodlayan, Blokzincir ağı içerisindeki milyarlarca bilgisayarda veriler depolanır. Eşleşmeyen bir veri olduğu saniye işleme itiraz gelir; çünkü bütün bu kayıt defterlerinin, İngilizce’de ledger olarak geçer, verilerinin birbiriyle eşleşmesi gerekir. Bu şekilde dijital paranın kopyalanmasının, müşterinin elinde eksik veya fazla para olduğunu göstererek sistemi kandırmasının önüne geçilmiş olur.
Bugün güven içerisinde kullanılan Bitcoin ve Etherium gibi çeşitli altcoinlere yönelik inancın sebebi işte bu Blokzincir teknolojisidir. Para dijitalleştikçe teknolojik gelişmeleri de gelişen, kripto para üretimini sağlayan yeni kuantum bilgisayarlar ile de sistemin dayanıklılığı artmaktadır.